Kamuda “Memur Maaşı Ekim’e Kalır mı?” İddia Edilen Endişe!
Türkiye’de artan ekonomik kriz karşısında Temmuz ayında memurlara verilen maaş zammına ilişkin beklentiler yükseldi. Zam için temmuz ayında memurlara kilit vurulurken, en düşük memur maaşının 22 bin TL olacağı sözü bir kenara bırakılırken, memur zammının ekim ayına bırakılacağı söylentileri yayılmaya başladı. Artan konut kiraları, gıda, giyecek, yakacak ve daha birçok kalemdeki artışlar memurları geçinemez hale getirdi. Bilim Sıhhat Haber Ajansı’na (BSHA) ulaşan sağlık yetkilileri, “Zam ekimde yapılacak” söylentileri duyduklarını belirtiyor.
Doğruyol: Memur Zamının Ekim’de Yapılacağını Duyuyoruz!
Union Health-Sen Genel Lideri Ahmet Doğruyol Memur zammının Ekim ayına kadar kalacağı yönündeki iddialarla ilgili olarak BSHA’ya konuştu. Doğruyol, “Memur zammının ekim ayına erteleneceği yönünde de söylentiler duyuyoruz ama bunlar sadece duyum. En düşük memur maaşının 22 bin TL olacağı artışın kanunla düzenleneceği konuşuluyor. Bunun kanunla düzenlenmesine gerek yok çünkü zaten Sayın Cumhurbaşkanı kanun hükmünde kararname ile her türlü iş ve işlemi yapabiliyor. Bundan dolayı memur maaşları an itibariyle erimiş durumda. Bu da insanların cebinden daha çok para çıkacağı ve alım gücünün daha da düşeceği anlamına geliyor. Temmuz ayında yapılacak artışın Ekim ayına ertelenmesi mümkün olmamalıdır. Sonuç olarak, memur maaş artışları Ocak ve Temmuz aylarında kanunla belirlenmektedir. Bunun düzenlenmesini geciktirmek, insanların büyük bir kayıp yaşaması demektir. Memur camiasından da bu duyumları duyuyoruz. İmkan vermiyoruz” dedi.
Kamu Çalışanları ve Devlet Memurlarının Maaşlarında Çarpıklık Var!
Genel Başkan Ahmet Doğruyol, memur maaşları ile memur maaşları arasındaki uçuruma ilişkin yaptığı açıklamada, “Devletin devleti daha iyi temsil edebilmesi için toplum nezdinde itibarının zedelenmemesi gerekir. Memurlar bugün aldıkları ücret bakımından öyle bir noktaya geldiler ki, birçok memur kamuda çalışan personelin maaşının neredeyse yarısını alıyor. Tabii en düşük konut kirasının 8-10 bin TL olduğu bu ekonomik ortamda neden kamuda çalışan işçilerimiz memurdan daha fazla maaş alıyor demiyoruz. Söze dökmek adına olayın çarpıtıldığını vurgulamak istedik. Önümüzdeki temmuz ayında memur maaşları yeniden güncellenecek. Orada bir sürü konuşma var. Tabii memurları temsil eden memurların yetkili birliğinin adı bile yok. 2023 yılı Haziran ayında mevcut durumda 30 yıllık memur maaşı 13.562 TL, hemşire 16.798 TL, eczacı 18.857 TL, mühendis 20.267 TL, doktor 21.898 TL, uzman hekim 23.393 TL, İşkur’dan atanan 19 yaşındaki lise mezunu bir kişinin ortalama maaşı 32 bin 300. TL’ye nasıl geldiğini kim açıklayabilir? İşkur üzerinden yeni atanan 19 yaşındaki lise mezunumuz 15 Haziran’da yıl içinde yol, yemek, giyecek, ikramiye, ödeme vb. dahil 25.812 TL maaş alacak. 18 farklı kalemden alacağı toplam fiyat yaklaşık 78.725 TL ve aylık ortalama 6.500 TL. 25.812 maaş ile ortalama maaş 32.300 TL’dir.
Aynı kurumda yönetici olarak çalışan arkadaşımız 2 lisans ve 2 yüksek lisans bitirmiş, mali ve idari birçok sorumluluğun altına girmiş olup, maaşı 22.600 TL’dir. Hep adaletten bahsedenler bunu nasıl izah etsinler?
Bir Subay Hiç Bu Kadar Değersiz Olmamıştı
Devlet memurlarının hiçbir dönemde bu kadar değersizleştirilip itibarsızlaştırılmadığını belirten Doğruyol, “Hiçbir dönemde adaletten, eğitimden, liyakatten bu kadar uzaklaşmadık. Eminiz ki memurlarımızın bugünlere geldiği veya getirdiği nokta, çalışanlarımızın maaşları memurlarımıza verilse mutlu olacaklarıdır. Ekonomik krizin devlet memurlarımıza faturasının kesildiği görülüyor. Saatlik fazla mesai ücretinden bir örnek verelim. İşçinin (4-D) saatlik ücreti hep 120 TL iken; hemşire 39 TL, eczacı, diş hekimi 51 TL, doktor 58 TL. Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Kamuda fiyat adaletsizlikleri ve istikrar o kadar bozuldu ki, geriye ne iş barışı kaldı? Ne saygısı? Ne aşkı? 22 Mayıs’ta en düşük memur maaşının 22 bin TL olacağı açıklandığında dolar 19 bin 600 TL’ydi. O zamanlar 22 bin TL’nin karşılığı 1.122 dolardı, bugün doları 23.500 TL olarak hesaplarsak 936 dolar. Yani 22 Mayıs’tan bugüne 186 dolar, 4.371 TL kayıp var. Yaklaşık yirmi yıl önce emekli olan bir memur emekli ikramiyesiyle yaşayabileceği bir ev alabilirken veya küçük meblağlarda borçlanabilirken, bugün bırakın ev almayı hayal bile edemiyordur herhalde. Günümüzde artık memurlar için konut aracı almak hayal değil. Memur maaşlarının her ay enflasyona göre yeniden düzenlenmesi ve alım gücünün korunması gerekiyor” dedi.
ÇİDEM Tahliyesine Tepki: 3 Bin Sağır Çocuk Mağdur Edildi!
Birlik Sağlık-Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, İzmir’de 3 bin işitme engelli çocuğun sağlık hizmeti aldığı TCDD ile ilgili olarak Alsancak’taki tarihi binasında bulunan Çocuk İşitme Değerlendirme Merkezi’nin (ÇİDEM) boşaltılmasına ilişkin de BSHA’ya açıklama yaptı. Genel Lider Doğruyol, ÇİDEM’de tedavisi devam eden 3 bin işitme engelli çocuğun Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edilmesine tepki gösterdi. Doğruyol, “Devlet demiryollarının ‘İdari bina olarak bürokratları burada ağırlayacağız’ diyerek binayı geri alması doğru değil. Bayraklı’da yapılan ve kısa süre içinde hizmete açılacak olan İzmir Şehir Hastanesi’ne Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi taşınırsa bu çocuklar bu kez Bayraklı’ya gitmek zorunda kalacak. Şehir hastanesine ulaşımın nasıl sağlanacağı ise kesin değil. Bu kez 3 bin işitme engelli çocuk sağlık hizmeti alabilmek için büyük mağduriyet yaşayacak ve ulaşım sıkıntısı yaşayacak. Ancak şu anda ÇİDEM’in hizmet verdiği bina ulaşım açısından merkezi bir konumda. Bu şekilde tahliye kabul edilemez. ÇİDEM’in aynı lokasyonda hizmet vermeye devam etmesi gerekmektedir. Önemli olan kamu yararıdır. Vatandaşların sağlık hizmetlerine en kolay ve zahmetsiz şekilde ulaşması sağlanmalıdır.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nü göreve çağırdı!
ÇİDEM tahliyesiyle ilgili olarak İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nü göreve davet eden Doğruyol, “TCDD ile SGK Genel Müdürlüğü arasında protokole aykırı bir durum var. Devlet demiryollarının poliklinik olarak kullandığı bir binanın bürokrat barındırdığı gerekçesiyle boşaltılması vatandaşı mağdur edecek. Vatandaşların hizmetten yararlanabilmesi için en önemli unsurdur. Bu bakımdan İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nün bu analize engel olması gerekir.” (BSHA-Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)